SGK İşveren Rehberi

Torba Kanun'da başvuru süresi uzatıldı

Torba Kanun’da bir süredir dile getirilen süre uzatımı talepleri Hükümet nezninde karşılık buldu. Bakanlar Kurulu, 30 Nisan 2011 tarihli ve 27920 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 2011/1713 Sayılı Kararı ile bazı borç kalemlerinde başvuru ve ilk taksit ödeme sürelerini bir ay uzattı. Ancak SGK borçları için özellikli bir durum mevcut. SGK’na yapılacak yapılandırma başvuru süresi de diğer alacaklar gibi bir ay uzatıldı. Fakat SGK ödemelerinde, sadece ilk taksit ödeme süresi 2011 Mayıs ayında sona erecek olanların ilk taksit ödeme süresi, bir ay daha uzatılmakta.Bunun dışında ilk ve sonraki taksitlerin ödeme sürelerinde bir değişiklik yapılmadı.Bizce de SGK borçlarının taksit ödeme tarihlerinde kapsamlı bir değişikliğe gidilmemesi son derece isabetli. Çünkü aksi bir durumda, ödeme kolaylığı için yapılan bilgisayar programlarının büyük ölçüde değiştirilmesi gerekecekti. Zaten, 4/b(eski Bağ-Kur) statüsü borçluları için uygulamaya geçirilen emektar adlı programın, işleri kolaylaştırmak şöyle dursun, daha da ağırlaştırıp zorlaştırdığı yakınmaları gelmekteydi. Ayrıca SGK’nın borçlu sayısının diğer kurumlara nazaran fazlalılığı dolayısıyla, 6111 sayılı Torba Kanun’un asıl uygulama alanı olduğunu söylemek de mümkün. SGK birimleri yoğunluğun en fazla yaşandığı kurumlar.
Bu nedenle SGK alacaklarında son ödeme tarihlerinin değiştirilmesi büyük bir hata olurdu. Nitekim 2008 yılındaki ödeme kolaylığında bu açıdan bir hata yapılmıştı. İlk başvuru döneminde yapılandırma talebinde bulunan binlerce kişi, yapılandırmalarını bozdurup tekrar başvuruda bulunmuşlardı.
Bu ise kurum ünitelerinde aynı yoğunluğun gereksiz yere ve ikinci kez yaşanmasına sebep olmuştu.

OKURUN SORUNU

Biz de bir süredir Torba Kanun’la ilgili, özellikle de tarım 4/b sigortalılarına yönelik konulara değinmekteyiz.O kurlarımızdan da buna uygun şekilde dönüşler olmakta. Örneğin Kemal Sever adlı okurumuz, aslında bölgemizin hayli dışında Lüleburgaz Sarıcaali Köyünde ikamet etmekte. Yazılarımıza internette rastgelmiş. Ancak sorunu bir çok okurumuzun yaşadığı türden. Bir kooperatife 1990-2000 yılları arasında süt satışı yapmış.
Fakat kooperatif tarafından bu satışlar sırasında tevkifat yapılmamış. Bu nedenle bu gün tarım Bağ-Kur sigortalılık kaydını yaptırıp, 6111 sayılı Kanun’dan yararlanması mümkün olamıyor. Bir çıkış yolu arıyor. Çünkü kendisi 54 yaşında ve bugüne dek hiçbir sigortalılık kaydı da yok. Bizden, dava açmak suretiyle, süt satışına ilişkin makbuzları dolayısıyla sigortalılık tescili yaptırıp yaptıramayacağını sormakta.
Literatürde, tarım Bağ-Kur sigortalılığının daha çok isteğe bağlı sigortalılık niteliğinde olduğu belirtilmektedir. Ancak burada bütün yönleriyle bir isteğe bağlı sigortalılıktan söz edemeyiz. Tamam tarım Bağ-Kur sigortalılığında tescil işlemleri, daha çok sigortalının doldurup Bağ-Kur’a vermiş olduğu istek ve tescil belgesi ile sağlanmaktaydı. Ancak bağımsız tarım faaliyetinin Bağ-Kur’ca tespit edildiği değişik durumlarda da sigortalının re’sen tescili yapılabiliyordu.İşte tevkifat(prim kesintisi) bunun en güzel örneğidir. Ürün satışında alıcı kişi yada kurumun yaptığı tevkifat, Bağ-Kur’a intikal ettiği anda kişi, tarım Bağ-Kur sigortalısı sayılmaktadır. Kendisi istek ve tescil belgesi düzenlememiş ve Bağ-Kur tarafından da bu kişiye sicil numarası verilmemiş olsa dahi. Burada önemli olan, kişinin bağımsız tarımsal faaliyetinin bir şekilde ispat edilmesidir.
Okurumuzun süt sattığı kooperatif, tevkifat yapıp Bağ-Kur’a intikal ettirseydi, en azından 01/04/1994 tarihinden itibaren tarım Bağ-Kur sigortalılığı gerçekleştirilmiş olacaktı. Kooperatifin hangi amaçla olursa olsun görevini yerine getirmemiş olması, Onu bu hakkından tümüyle mahrum bırakabilir mi?Bu sorunun cevabı elbette hayır olmalı.
Bu aşamada dava açmak çözüm yollarından birisi olabilir.Çünkü geçmişte Bağ-Kur ve şimdi de SGK’nın,okurumuz durumundaki bir kişi için, şu aşamada mevcut mevzuat çerçevesinde kullanabileceği bir başka insiyatif de yok zaten.

DAVA UZAYABİLİR
Bağ-Kur uygulamasında gerek 1479 ve gerekse de 2926 sayılı kanunlarda, SSK’da olduğu gibi bir hizmet tespit davası açılması yöntemi bulunmamakta. Fakat uygulamada kişilerin yargıya başvurup, bağımsız olarak gerek ticari ve gerekse de tarımsal çalışmalarını tevsik ettikleri mahkeme ilamı alarak, sigortalılık işlemi yaptırdıkları çok görülmektedir.
Okurumuz da öncelikle tevkifatları yapmayan Kooperatifi hasım tutarak, bağımsız tarımsal çalışmalarını ispat edici bir karar alıp SGK’na başvuruda bulunabilir. Nitekim bu yöntemi uygulayan bir çok kimse de mevcut.Buradaki en büyük handikap, dava sürecinin biraz uzun sürmesi. 6111 sayılı Kanun’un başvuru süresi ne kadar uzatılmışsa da bu ödeme kolaylığına yetişmesi mümkün olmayacaktır. Ancak iki yıl sonra yeni bir ödeme kolaylığının çıkmayacağını kimse söyleyemez. Nitekim 2008 yılındaki ödeme kolaylığı için de bu son fırsat denilmişti. Okurumuz o tarihte harekete geçseydi, şimdi 6111 sayılı Kanun’a başvurmuş olacaktı.
Kaldı ki burada önemli olan böyle bir kararı alması. Kuruma ibraz edip uygulanmasını isteme hakkı, kendi isteğine kalmış bir şey. Bu arada yargı yoluyla 1994-2000 devresi 6-7 yıllık bir hizmeti garantileyecektir.Buna askerlik borçlanması yaparak 2 yıl daha ilave edebilir.
Emeklilik için en azından 60 yaşını doldurup sigortalılık süresinde 15 tam yıla ihtiyaç duyacaktır. Yaşının henüz 54 olduğu dikkate alındığında, bu gün bir sigortalılık tescili yapması halinde dahi geç kalmadığını belirtmeliyiz.
Son bir hatırlatma da şu anda tarım 4/b sigortalıları 19 günlük primi kendileri ödemekte ancak 30 gün sayılmaktadır.
Celal KAPAN/Yeni ASIR/03.05.2011

Paylaşabilirsiniz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir