Vergi Rehberi

Katma Değer Vergisi’nde tam tevkifat uygulaması

Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 9’uncu maddesi uyarınca söz konusu vergi ile ilgili tevkifat uygulaması “Tam Tevkifat” ile “Kısmi Tevkifat” olarak iki farklı şekilde yapılmaktadır. Tam tevkifat uygulamasında, işlem bedeli üzerinden hesaplanan Katma Değer Vergisi’nin tamamı, mal veya hizmetin alıcıları tarafından tevkifata tabi tutulmaktadır.
Bu bağlamda tam tevkifat uygulamasına yönelik işlemler dört ayrı grupta toplanmıştır. Dolayısıyla tam tevkifata tabi olan işlemler;

* İkametgahı, işyeri, kanuni iş merkezi ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayanlar tarafından yapılan işlemler,
* Gelir Vergisi Kanunu’nun 18’inci maddesi kapsamında olan serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetler,
* Katma Değer Vergisi uygulaması ile ilgili 117 seri numaralı genel tebliğ ile belirlenmiş bulunan kiralama işlemleri,
* Aynı tebliğ çerçevesinde belirlenmiş bulunan reklam verme işlemleri.
Katma Değer Vergisi açısından tam tevkifat bu işlemlerle sınırlı olup bunlar dışındaki işlemlerde işleme muhatap olanlar tarafından tam tevkifat uygulaması yapılmamaktadır.

Bilindiği üzere ikametgahı, işyeri, kanuni iş merkezi ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayanların Türkiye’de yaptığı hizmetler ile bunların yurt dışında yaptığı, ancak Türkiye’de faydalanılan hizmetler Katma Değer Vergisi’ne tabidir.
Bu gibi hizmet ifalarında mükellef, esas olarak hizmeti ifa eden olmakla birlikte, Türkiye ikametgahı, iş yeri, kanuni merkezi ve iş merkezi bulunmadığından, Katma Değer Vergisi’nin tamamı, hizmetten faydalanan yurt içindeki muhatap tarafından sorumlu sıfatıyla beyan edilip ödenecek.
Hizmetin vergiden müstesna olması ve hizmetin yurt dışında yapılıp hizmetten yurt dışında faydalanılması halinde, mükellef veya sorumlu sıfatıyla Katma Değer Vergisi beyan edilmeyecek.
Yurt dışından temin edilen ve tam tavkifata tabi tutulması gereken hizmetlere yönelik olarak aşağıdaki örnekler verilebilir:
Türkiye’de ikametgahı, iş yeri, kanuni merkezi ve iş merkezi bulunmayan firmalar tarafından;

* Türkiye’de inşa edilen bir alışveriş merkezi için yurt dışında çizilip Türkiye’ye gönderilen mimari proje hizmeti,
* Türkiye’de faaliyette bulunan enerji santralinin işletilmesine ilişkin olarak yurt dışından verilen danışmanlık hizmeti,
* Katma değer mükellefiyeti olmayan genel bütçeli bir idareye yurt dışından verilen bilgisayar yazılım hizmeti,
* Katma Değer Vergisi mükellefiyeti olmayan bir sivil toplum kuruluşuna konusuyla ilgili olarak dünyadaki hukuki gelişmeler hakkında yurt dışından bilgi gönderilmesi hizmeti.

Yukarıda verilen örnekler kapsamında olup, aynı zamanda sunulan hizmetlerin kısmi tevkifata tabi tutulması halinde, söz konusu işlemler tam tevkifat kapsamında işleme tabi tutulacak, bu işlemler kısmi tevkifat kapsamında işleme konu edilmeyecek.
Teslimin vergiden müstesna olması halinde, mükellef veya sorumlu sıfatıyla vergi beyan edilmeyecek.
Serbest meslek faaliyetlerini Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 1/1 maddesi kapsamında ifa edenler bu faaliyetleri çerçevesinde yapmış oldukları işlemler dolayısıyla tam mükellefiyet çerçevesinde işlemlerini sürdürecekler. Ancak Gelir Vergisi Kanunu’nun 18’inci maddesi kapsamında faaliyet gösterip münhasıran aynı kanunun 18’inci maddesi kapsamında vergilendirilen kişilerin yapmış oldukları mal hizmet teslimlerine yönelik işlemleri, bunların Katma Değer Vergisi hesaplamaları ve beyanları sorumlu sıfatıyla mal ve hizmeti alanlar tarafından yerine getirilecek.
Bu bağlamda da serbest meslek erbabının bu uygulamadan faydalanabilmesi için Katma Değer Vergisi mükellefiyetinin sadece Gelir Vergisi Kanunu’nun 18’inci maddesi kapsamına giren işlemlerden ibaret olması ve işlemlerinin tamamının aynı kanunun 94’üncü maddesinde sayılan kişi, kurum ve kuruluşlara yapılması gerekmektedir.
Diğer yandan sorumluluk uygulaması kapsamında işlem yapılabilmesi için Gelir Vergisi Kanunu’nun 18’inci maddesi kapsamına giren işlemi yapan kişilerin, bu şekilde işlem yapılmasını önceden vergi sorumlusuna, daha açıkçası Gelir Vergisi Kanunu’nun 94’üncü maddesinde sayılmak suretiyle belirlenmiş bulunanlara bildirilmesi gerekmektedir.
İşlemlerine ait verginin beyan ve ödeme mükellefiyeti sorumlular tarafından yerine getirilen serbest meslek mensupları ayrıca Katma Değer Vergisi beyannamesi vermeyecek ve defter tutmayacaklar. Yapılan işlemlerin belgelendirilmesi ise Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre olacak.

Kaynak. VEYSİ SEVİĞ / İTO Gazetesi/07.05.2012

Paylaşabilirsiniz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir